RöportajTürkçe

UID Avusturya Başkanı Mahmut Koç

Etnik basından bir gazetecinin bize gelip Mahmut Koç hakkındaki çarpıcı iddiaları ve araştırmalarımız sonucunda Viyana’da bulunan bir çok Türk esnafından edindiğimiz bilgiye göre, 2023 Türkiye Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimleri için baskıcı bir tutum kullanılarak bazı Türk esnaflardan 50-100 bin Euro civarında para toplandığı söylentileri gündeme bomba gibi düştü.

Kamuoyu vicdanında kafa karışıklığı yaratan, şüpheye neden olan ve soru işaretleri oluşturan bu iddiaları, tarafsızlık ilkemiz ve basın ahlakımız gereği Brücke/Köprü Magazin olarak bahsi geçen UID Avusturya Başkanı Mahmut Koç’a direkt sorarak söz ve cevap hakkı tanıdık. Brücke/Köprü Magazin olarak bu tartışmaların ve iddiaların bir tarafı olmak arzusunda değiliz. Dolayısıyla bu iddiaların hakem ve hakimliğini; olumlu ya da olumsuz kararını kamuoyuna bırakıyoruz. 

Kendinizi kısaca tanıtabilir misiniz?

Yozgat’ta doğdum. 15 yaşımda Avusturya’ya geldim evliyim ve 4 çocuk babasıyım.

Asıl mesleğiniz nedir, ne işle meşgulsünüz?

Aşağı Avusturya’da bir Şirkette ( Betriebsleiter) yöneticiyim. Şirketin Türkiye’de şubesi var, üretimi orada yapılıyor buraya getiriliyor. Ben de sık sık Türkiye’ye kontrole gidip geliyorum. 

UID’in amaç ve hedefleri nelerdir?

Amacımız Avusturya’da yaşayan vatandaşların sosyal, siyasal ve kültürel gelişimlerini sağlayarak bulundukları ülkelerdeki etkinliklerini artırmaktır. Avusturyalı Türklerin kültürlerine, değerlerine ve kimliklerine yabancılaşmadan yaşadıkları ülkelerin toplumsal hayatına entegrasyonunda önemli rol alacak hizmetlerde bulunmaktır. Aynı zamanda Avusturya’nın yerel siyaseti ve siyasileriyle olan mevcut temaslarımızı arttırarak Avusturya-Türkiye arasındaki dostluğu geliştirmek ana hedeflerimizdendir.

UID Başkanı olarak AK Parti’den maaş alıyor musunuz?

Hayır almıyorum, olsa da almam, gönüllü olarak bu işi yapıyorum.

2023 Türkiye Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleri için AK Parti UID’e seçim  kampanyasından bütçe ayırdı mı?

Ne Türkiye devleti’nin ne de AK Parti’nin bizim derneğe hiçbir katkısı yoktur. Biz kendi imkanlarımızla bu derneği ayakta tutuyoruz. Dernek olarak biz ancak seçim dönemlerinde AK Parti destekçileri ile gönüllü olarak bir şeyler yapmaya çalışıyoruz.

Seçim masraflarını nereden karşıladınız?

Seçim masrafları göze çok görünüyor da öyle yüksek bir meblağ değil. Birinci seçimde (14 Mayıs 2023) 8 araba kiralandı. 8 bin avro 4 bin de benzin masrafı. İkinci seçimde (28 Mayıs 2023) 5 araba kiralandı. 5 bin 2-3 bin de benzin masrafı. Çalışanların hepsi gönüllü olarak çalıştılar. Seçmenlerden gönüllü olarak benzin ücretini karşılayanlar da oldu. Benim aylık maaşım 5-6 bin avro  arkadaşlarla beraber gönüllü olarak masrafları karşıladık. 2015 senesindeki seçimlerde de program yapmıştık; o zamanki masraflar da on yedi bin avro gibi bir meblağdı. O dönemin T.C. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da Avusturya’yı ziyarete gelmişti. „Sayın bakanım biz burada kendi çabalarımızla derneği ayakta tutmaya çalışıyoruz en azında seçimlere kadar bize destek olsanız, bizim kiralık yer sorunumuzu çözseniz“ talebinde bulunduk. Bakan da, „iş insanlarına, esnaflara gidin“ dedi. „Buyurun, beraber gidelim bakanım“ dedim. O arada bir esnafı aradım, „Großmarkt’ta ne kadar esnaf varsa topla“ dedim ve biz gittik. Etsan marketleri sahibi Hüseyin Ünal bey debakana; “Sayın bakanım kusura bakmayın, devletimiz öncesinde mağdurdu kısıtlı imkanları vardı, o dönemlerde biz elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyorduk ama ben şahsım adına ve buradaki herkes adına söylüyorum; „Siz şuan ki imkanlar çerçevesinde neden bu derneği başkalarına muhtaç ediyorsunuz“ dedi. Diyeceğim o ki biz bu derneği kendi imkanlarımızla ayakta tutuyoruz. 

İddialara  göre Avusturya’daki Türk esnaflardan, seçmenlere sunmuş olduğunuz olanaklar için ( araba, benzin ve işçi ücretleri vb.) baskı kurarak toplamda 50-100 bin avro gibi yüksek bir meblağ aldığınız söyleniyor. Bu konuda herhangi bir açıklamanız var mı?

Kim ya da kimler söyledilerse gelip benimle yüzleşsinler. Benim çekinecek ve korkacak hiçbir şeyim yok. Bu söylenenler doğru değil, herkes gönüllü olarak bağış yaptı. Bir kaç tanıdık esnafa sordum, „gönüllü olarak bağış yapar mısınız“ diye. Hiç bir baskı söz konusu dahi değildir. Veren verir, vermeyen vermez tamamen kendilerine kalmış. 

2020 Viyana seçimlerinde aday olan ve şuan halen milletvekilliği yapan Aslıhan Bozatemur’a destek verdiğiniz söyleniyor. Vermiş olduğunuz destekler sayesinde tercihlioy alıp meclise girdiği dillendiriliyor. Bu söylenenler doğru mu? Aslıhan Bozatemur’a destek verdiniz mi?

2020 Viyana Belediye seçimlerinde UID olarak hiçbir parti ve adaya destek vermedik. Sadece o dönem “Seçime Katılın” projesi yaptık. Biz dernek olarak her partiyi tanıttık ve seçime katılımın olması için teşvik etmeye çalıştık. 29 defa seminer düzenledik, çok da güzel oldu. Şunu belirtmeliyim ki, şahsi olarak Viyana Belediye Başkanı Ludwig’e destek verdim. Aslıhan Bozatemur’a ve diğer Türk siyasetçilere ne dernek adına ne de şahsi olarak destek vermedik. Bana  kalsa, ben  Türk adayları destekleme taraftarı değilim, seçimlerde vatan, millet oynuyorlar; esas Türklerin bir sorunu olduğunda hiçbir yerde yoklar.

„Şahsi olarak Ludwig’e destek verdim“ diyorsunuz, oysaki oyların tamamı Bozatemur’a gitti. Toplum içerisinde, „UID Aslıhan Bozatemur’u destekliyor“ algısı yaratıldı. Buna ne dersiniz?

Bozatemur’un aldığı üç bin küsür oyun 1500-2000’i bizden gitmiş olabilir. Açıktan açığa destek vermiş olsaydık, bizim üç bin oy potansiyelimiz mi var? Biz Bozatemur’u destekleseydik en az on bin oy çıkarırdık.

Bozatemur Türkiye’ye gittiğinde Yozgat Belediye Başkanı ile siz tanıştırmışsınız bu doğru mu?

Yozgat’ta “Viyana Caddesi” yapılmış, Bozatemur da orayı ziyarete gelmiş, ben de Yozgat’ta idim hepsi tamamen tesadüftü. O arada da fotoğraf çektirdik, sıkıntı olmaz ki beraber de gidebiliriz.

Çifte vatandaşlıkla alakalı 2018’de Avusturya Anayasa Mahkemesi kararı sonrası Viyana Eyaleti haricinde bütün eyaletler araştırmayı durdurmuş ve uygulamaya  son vermiştir. Bu konu hakkında Ludwig ile konuştunuz mu? 

Ludwig’e, „Çifte vatandaşlık konusunun neden diğer eyaletler araştırmalarını bitirdi de Viyana eyaleti hala bu konu üzerinde ısrar ediyor“ diye sordum. „Siz bizim vatandaşlarımızı korkutursanız, onlarda bir sonraki seçimlerde sizi korkuturlar, bu kadar seçmen var mağdur oluyorlar. İnsanlara davranışınız yanlış“ dedim. Ben bunları söylerken; Ludwig’in yanında Aslıhan vardı. İkiside birbirlerine baktılar, cevap veremediler.

Aslıhan Bozatemur üç sene içerisinde Viyana Parlamentosu’nda beş konuşma yapmış bir defa da Antrag vermiş. Göçmenlerle alakalı hiçbir şey yok. Siz hiç sordunuz mu; „Göçmenler için hangi çalışmalarınız var; neler yaptınız“ diye? Bozatemur hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bozatemur’un Türk toplumuna hiçbir faydasını görmedim. Bir insanda kibir varsa diğer insanlara hiçbir faydası olmaz. Kendi çıkarını düşünen biri. Aslıhan Hanım, “3 bin oy değil de, 15 bin oy getirselerdi Türk toplumunu savunurdum” diyormuş. Topluma tepeden bakacağına işine baksın. Seçim zamanı Bozatemur’u destekleyenler, şimdilerde arkasından atıp tutuyorlar.

Söz Partisi başkanı Hakan Gördü ile aranızda ne gibi bir problem var?

Hakan Gördü ile aramızda hiç bir problem yoktu ki. Benim Hakan hakkında bir şey söylediğimi ya da yazdığımı gördünüz mü hiç? Hakan kendi çaldı kendi oynadı.

2020 Viyana Belediye seçimlerinde bana geldi, „Partimizi destekleyin“ diye. „Biz dernek olarak hiçbir Partiyi desteklemeyeceğiz sadece seçime katılım projesi yapacağız“ dedim. Türkiye Cumhurbaşkanlığı’ndan bize gelen kesin talimat var, “yurtdışında hiçbir parti desteklenmeyecek” diye. Ankara’dan „Almanya genel merkeze bir yazı gönderilecek ve oradan da bize iletilecek ve biz bu yazıyı paylaşacağız“ dedim. Hakan da, „O yazıyı paylaşmayın“ dedi. „Paylaşırsanız sizi bitiririm şöyle ederim, böyle ederim“ dedi.“

Hakan sen ne saçmalıyorsun“ dedim. Yazı geldi paylaşıldı ben bile paylaşmadım, ben o esnada Türkiye’deydim. Hakan o yazıyı görür görmez saldırmaya başladı. Bir sürü şeyler çıkarttı. Güya biz ona fake hesaplardan saldırıyormuşuz.

6 Şubat 2023 tarihinde Türkiye’de yaşanan depremden dolayı MÜSİAD önderliğinde tümdernekler toplandı. Hakan Gördü de oradaydı ve aranızda neler yaşandı?

Evet, orada yanyana geldik. „Hakan,  2 yıldır söylüyorsun, Mahmut’un benimle kişisel sorunu var diye. Ne vardı aramızda kişisel“ dedim. Dedi ki, „Sen bana FETÖcü dedin.“ „Ben sana FETÖcü demedim, ama sana dediğimi şu anda da yüzüne söylüyorum; FETÖ demeye Allah’tan korkarım ama çakal benim için FETÖcüden daha lanet biri olduğunu söyledim“ dedim.“ Akşam, Almanca (olarak) Cumhurbaşkanına küfredip twiter atıp sabah geri silip geri atıp geri silip bunların hepsi duruyor. Cumhurbaşkanına yapmadığın hakaret yok, %80 Cumhurbaşkanına biat eden bir ülkede yapıyorsun, ben bunları tercüme ettirip açıktan yayınlasam sokakta yürüyemezsin seni döverler“ dedim. Gençleri yanına toplamış fotoğraf çekiniyor, Almanca yazıyor bunları. Toplumdan uzak tutmak lazım bunlar Madımakcı diye. Cumhurbaşkanına „diktatör“ dersen, 10. Viyana olaylarındaki gençlere „Sivascı, Madımakcı“ dersen veya dedirtirsen, küfrettirirsen kendisi etmese de edeni desteklemesi… Sinan Ertuğrul mesela… Doğru değil. Hakan kendi çaldı, kendide oynadı.

Avusturya-Türkiye arasındaki ilişkiler Büyükelçi Ozan Ceyhun görevine başladıktan sonra mı düzeldi? Bu konuda ne düşünüyorsunuz? 

Büyükelçi Ozan Ceyhun’un Almanca dil bilmesinden ya da geçmişteki siyasi kariyerinden dolayı iki ülke arasındaki ilişkiler düzelmedi. Rusya’dan dolayı iki ülke arasındaki ilişkiler düzeldi. Neden, çünkü şu anda Türkiye’ye ihtiyaçları var. Rusya’dan dolayı Türkiye’ye Avrupa’nın eli mahkum. 

Ähnliche Artikel

Schaltfläche "Zurück zum Anfang"