Bir ilişkide en temel unsur güven olarak görülürken; kıskançlığın sevgiyle bağdaştırılması sık yapılan hatadır. Uzmanlar kıskançlık, güvensizlik, çarpık ilişkilerin yaşandığı çevre ve çocukken şahit olunan olaylara bağlanmasını fakat sevgiyle bağdaştırılmaması gerektiği konusunda uyarıda bulunuyor. Ayrıca sağlıklı bir ilişki kurmanın sanıldığı kadar zor olmadığını çiftlerin fazla özveriden kaçınmasını, birlikte zaman geçirme, bir problem varsa başkalarından akıl almak yerine kendi aralarında ifade etmelerini tavsiye ediyor.
Psikolog Serkan Elçi
Uzman Klinik
İlgi-şefkat göstermeyen, beğenisini paylaşmayan, iletişim kurmayan, tamamen bireysel şekilde yaşayan bir kişiyle ilişki sürdürebilme oldukça güçtür. Paylaşımın yapılmadığı sağlıksız bir iletişim depresif ruh haline sürüklediği için kişinin sadece eşine değil tüm dünyaya karşı bakış açısının kararmasına yol açar. Bu nedenle tarafları ilişkide tutan motivasyonun ne olduğunu bilmek önemlidir.
Çocuğun doğması ilişkide yeni dönemi başlatır
Hayattaki anlam arayışlarından biri de başka bir insanı büyütmektir. Ailelerin bu duyguyu yaşamak istediğinde çocuk sahibi olmasıyla ilişkide yeni bir dönem başlar. Çocuğun 1-1.5 yaşına kadar geçen süre evdeki öncelik ve düzenin değişmesinden kaynaklı evliliklerin en zorlayıcı dönemidir. Annesinden görmüş olduğu ilgi ve şefkati eşinden de bekleyen erkeklerin azalan ilgi sonrasında kötü alışkanlıklara yönelimi artar. Örneğin kumar oynuyor çünkü ilişkisinde kaybettiklerini tamamen ilgisiz bir yerden kazanmaya çalışır. Erkeğin geçmişten gelen çok iyi sosyal iletişimi, güçlü arkadaşlık ve aile ilişkileri varsa böyle bir yola yönelme ihtiyacı hissetmez. Aynı zamanda kadın tarafı için de bu dönem oldukça yıpratıcı olabilir. Bu dönemde erkekler eşlerinin gönlünü hoş tutmalı, onu anladığını, sorumluluğuna saygı duyduğunu göstermelidir.
İlişkilerde fazla özveriden kaçınılmalı
Özverili olmak bir taraftan sorumluluğu da daha fazla almak anlamına gelir. Kişinin bir yerden sonra ‘ben de varım’ diyebilmesi gerekir. Fazla özveriden kaçınmak, karşıdaki kişiyi de bir işe dahil etmek, bencilliğe kaçmadan ‘ben’ diyebilmek ilişkide çok önemlidir. Çünkü ilişkilerdeki taraflardan biri kendisini kötü hissettiğinde yakın ilişkileri de kötüleşir. Özverili olmak güzel bir davranış fakat bencilliğe kaydığı noktada törpülemek gerekir.
Çocuk evde gördüklerini gelecekteki ilişkisine yansıtıyor
Çocuk aile içinde yaşanılan bir problemin ne şekilde çözüldüğünü gördüyse kendisi de onu örnek alır. Dolayısıyla çocuğun aile ortamında ne varsa gelecek dönemde kendi evinde de aynı olaylar çok yüksek ihtimal yaşanır. Fakat bu durum değiştirilebilir ve kontrol edilebilir bir durumdur.
İlişki hakkında başkalarından tavsiye almak doğru değil
Bazen ilişkide yaşanılan sorunlar hakkında arkadaş ya da aileden fikirler alınır. Karşı taraftan fikir alındığında onun kendi yaşantısı üzerindeki fikirleri alınmış olunur. Başka bir kişinin kafa yapısına göre olan düşünce, sorun yaşayan çiftin aile yapısına göre olmayabilir. Dolayısıyla başka bir akıldan tavsiye almak doğru ve objektif olmaz.
Eşler birlikte zaman geçirebilmeli
Bir ilişkideki en temel unsur güvendir. Güven çok geniş bir kavram olmakla birlikte farklı kategorilere ayrılabilir. Sadakat, ekonomik ya da anne baba olarak güven duymakla örneklendirebilir. Bunlar gibi temel gerekliliklerin yanı sıra eşler birlikte oturup kahve içip sohbet ederek zaman geçirebilmelidir. ‘Günün nasıl geçti?’ diye sorulduğunda kısa cevaplar vermek yerine uzun uzun anlatıp detay vermek, karşı tarafa aynı soruyu sormak ilişkinin daha rahat yürütülebilmesini sağlar.
Kıskançlık sevgiyle bağdaştırılmamalı
Kıskançlık da ilişkilerdeki bir diğer sorundur. Günümüzde sıkça karşılaşılan hatalardan olan kıskançlığı sevgiyle bağdaştırma düşüncesi oldukça yanlıştır. Sebebi güvensizlik, çarpık ilişkiler yaşayan çevre ve çocukken şahit olunan olaylara bağlanabilir fakat asla sevgiye bağlanamaz. Kıskançlık, kıskanılan kişinin sorunu değildir. Dolayısıyla ‘kıskandırıyorsun’ yerine ‘kıskanıyorum’ demek daha doğrudur. Bunun yanı sıra tabii ki kıskançlık düşünce olmaktan çıkmışsa, çok net ve somut sadakatsizlik veya başka sorun varsa hukuki yollara başvurularak ilişki ayrılmakla sonuçlandırılabilir.
Mutlu evlilik için bu tavsiyelere kulak verin…
Her şeyin aşırısı zararlıdır. Eğer kişi aşırı şekilde hobisine zaman ayırır ve eşiyle ilgilenmezse bu durumun sorgulanması haklı bir davranıştır. Fakat bütün faaliyetler beraber yapılıyorsa bu da hatadır. Kişilerin ayrı birer birey olduklarını ve kendi hayatları olduğunu da unutmamaları gerekir. Sağlıklı ilişki kurmak sanıldığı kadar zor değil. Mutlu evlilik için evde belli bir rutin kurulmalı, çiftler birlikte sohbet edebilmeli, problem varsa ifade edebilmeli, serbest alan yaratılmalı ve çocuk varsa çocukla ilgili sorumluluklar paylaşılmalıdır.