Türkiye Değişim Partisi (TDP) Başkanı Mustafa Sarıgül, “28 Şubat bir medya darbesidir. O dönemin medya mensupları ‘medya olmasaydı 28 Şubat olmazdı’ diyerek bunu itiraf ettiler” dedi.
TDP Genel Başkanı Sarıgül, partisinin genel merkezinde olağan genel Merkez Kurulu Toplantısı öncesinde basın açıklaması düzenledi. 28 Şubat darbe girişiminin 25. yıldönümü nedeniyle açıklamalarda bulunan Sarıgül, “Bugün önemli bir gün. Demokrasiye inanan herkesin hiç unutmaması gereken bir gün. Bugün Türk demokrasi tarihine geçen gerçekten utanç veren bir olayın 25. yıl dönümü. 28 Şubat süreci denilen bu dönemde merhum Necmettin Erbakan hocamızın başbakanlığındaki Refahyol iktidarının istifaya zorlanarak yıkıldığını hatırlıyoruz. Bu vesileyle başta Profesör Necmettin Erbakan hocamızı rahmetle, saygıyla, sevgiyle kabri başında dualarımızla yad etmiştik. Bir kez daha hocamızı saygıyla sevgiyle yad ediyoruz” ifadesini kullandı.
“Hükümeti ben kurdum hükümeti ben yıkarım”
28 Şubat süreci öncesi atılan gazete manşetlerine değinen Sarıgül, “Refahyol hükümetini, medya patronları bir türlü istemedi. Bu hükümet kurulur kurulmaz da işlerine gelmediği için düğmeye bastılar. Halkımızın hür iradesi ile seçimle gelmiş, meclisten güvenoyu almış Refahyol hükümetini devirmek için adeta harekete geçtiler. Gazetelerinde önemli manşetler attılar. Bu defa işi silahsız kuvvetler halletsin diye manşetlere geçtiler ve durmadan devam ettiler. Laiklik elden gidiyor ve şeriat geliyor yaygaraları yaptılar hükümete karşı çok yönlü karalama kampanyasını yürütmeye devam ettiler, ülkemizde her şeyin çok kötü gidiyor korkusunu yaymaya başlattılar” diye konuştu.
“Genelkurmayda düşman değişti”
Kurgu haberler ve içeriklerle ordunun göreve davet edildiğini belirten Sarıgül, “Genelkurmay bizim çocuklarımız, bizim evlatlarımız. Genelkurmayda düşman niye değişsin? Genelkurmay bir tek düşmana bakar. Kendi vatandaşının düşmanlığına bakmaz. Bir tek bayrağımıza ve toprağımıza gasp etmişse ona bakar. Kurgu haberler ve içerikler üreterek kamuoyunu yönlendirmeye devam ettiler. Çünkü gözleri dönmüştü, iktidara hükmediyorlardı, iktidar hırsı onları farklı taleplere yönlendirmişti” açıklamasında bulundu.
“Tarihi görev sizi bekliyor”
Manşetlerle milletvekillerinin istifaya zorlandıklarını söyleyen Sarıgül, “Nihayet halkın seçtiği hükümeti istifa ettirdiler ve utanmadan, ‘Ettiğini Buldu’ diye manşet attılar. 28 Şubat bir medya darbesidir. O dönemin medya mensupları ‘medya olmasaydı 28 Şubat olmazdı’ diyerek bunu itiraf ettiler. 28 Şubat sürecinin en önemli medya ayağı iki büyük medya grubudur. O döneme kadar birbirleriyle amansız rekabet eden bu iki medya grubu hükümeti yıkma noktasında birleştiler. Öyle ki, ayda bir buluşarak toplumu şekillendirmek toplumu yönlendirmek için ortak hareke ettiler. Sonunda hükümeti yıktılar ve servetlerine servet kattılar” ifadelerini kullandı.
“28 Şubat’la layıkıyla hesaplaşılmış olsaydı 15 Temmuz yaşanmazdı”
15 Temmuz darbe girişimine değinen Sarıgül, “Demokrasiye inanmıyorsak, milli iradeye saygılıysak, 28 Şubat’ı doğru sorgulamamız, tek tek yargılamamız gerekir. Aksi takdirde mağdurlar değişir ama mağduriyetler devam eder” diye konuştu. Açıklamalarına kamuoyuna çağrıda bulunarak devam eden Sarıgül, “28 Şubat’ın defterini dürmek istiyorsanız gelin önce hesabı herkesten soralım. 28 Şubat’ta rafa kalkan demokrasiyi raftan indirmek istiyorsanız gelin, rafa kaldırmak isteyeceklerin önünü keselim. 28 Şubat’la hesaplaşmak istiyorsunuz gelin, sadece askerlerden değil, askere tetikçilik yapanlardan da hesap soralım. Gelin, darbe dönemlerinde haksız mal edinen kişilerle ilgili bir araştırma yapalım” şeklinde konuştu.