Göz Kuruluğuna Karşı 6 Etkili Kural!

Tüm dünyayı kasıp kavuran Covid-19 pandemisi ve havaların soğumasıyla birlikte günün büyük bölümü evde, kapalı bir ortamda geçirilmeye başladı. Kapalı mekanlarda odanın yeterince nemli olmaması, uzun süre bilgisayar ekranına bakarken göz kırpmayı aksatmak gözyaşının buharlaşmasını artırdığı için ‘gözlerde kuruluk’ problemine neden olabilir. Göz kuruluğu şiddetlendiğinde ileride kalıcı hale dönüşebilen görme kaybıyla bile sonuçlanabilir. 

Covid19 pandemisinde evden çalışma, öğrencilerin eğitimlerine bilgisayar başında devam etmesi gözlerini adeta kırpmadan saatlerce geçirmek zorunda kalması göz sağlığında olumsuz tabloların oluşmasını tetikledi. Kapalı ortamların yanı sıra kış aylarında soğuk hava-rüzgârın etkisiyle de gözlerdeki nemin azalması göz kuruluğuna sebep olur. Gözlerde kuruluk; yanma, batma hissi, kaşıntı, kızarıklık, okurken çabuk yorulma, bulanık görme gibi yaşam kalitesini oldukça düşüren sorunlara yol açabilir.

Soğuk ve rüzgârlı havalarda gözlük ve siperlik kullanmak, göz sağlığı için çok önemlidir. Gözlerde herhangi bir şikâyet olduğunda zaman kaybetmeden bir uzmana başvurmak gerekir. Alınan önlemlerle görme kaybına kadar gidebilen bu sorunu önlemek mümkün olabilir.

Kış mevsiminde göz kuruluğuna karşı 6 korunma yolu:

Su içmeyi alışkanlık edinin

Vücudun yaklaşık yüzde 60’ı sudan oluşur. İhtiyaçtan az su tüketildiğinde gözyaşı üretimi azalır. Sağlıklı gözyaşı üretimi için vücuttaki su oranının yeterli düzeyde olması gerekir. Göz kuruluğuna karşı günde en az 2 litre su içmeyi ihmal etmeyin.

Omega-3 sofrada bolca bulunsun

Yapılan araştırmalar Omega-3’ün göz kuruluğu semptomlarını azalttığını gösteriyor. Sağlıklı gözyaşının en üst katmanını yağ tabakası oluşturur. Omega-3 bu tabakayı destekler, gözyaşının kalitesini arttırır. Dolayısıyla Omega 3’ten zengin olan balıkların (uskumru, ton, somon ve sardalya) yanı sıra ceviz, semizotu gibi besinlere sofrada düzenli olarak yer açın. 

Kapalı mekanlarda nem oranını ayarlayın

Yeterli havalandırması olmayan kapalı alan, klimanın havayı sıcak-kuru hale getirmesi gözyaşının buharlanmasını artırıp, gözlerde kuruluğa yol açabilir. Yaşanılan ortam her gün sık sık havalandırılmalı, nem oranının en az yüzde 45 olmalı, ofis özellikle de araç içerisinde klimanın doğrudan yüze üflememesine dikkat edilmelidir. 

Her 40 dakikada bir 40 saniye mola

Pandemiyle birlikte özellikle masa başında çalışan, uzaktan eğitim alan öğrenciler çoğu zamanlarını ev ve ekran karşısında geçirir oldu. Ekrana bakma süresi arttığı için göz kuruluğu oluşumu zemini hazırlandı. Ekrana bakma süresinde göz kırpma aralığı azalır, gözyaşı çok daha hızlı buharlaşır; bu durum da göz kuruluğuna neden olur. Ekran başında geçirilen süreçte, göz sağlığını korumak için monitörün yüksekliğini göz seviyesi veya altında olacak şekilde ayarlayın. Her 40 dakikada bir 40 saniye kadar ara verme ihmal edilmemelidir. 

Rüzgârlı havada ‘gözlük’ şart! 

Düzenli yürüyüş yapmak sağlık için çok önemli olsa da soğuk-rüzgârlı havada uzun süre kalmak gözyaşını buharlaştırarak göz kuruluğuna neden olabilir. Uzun süreli ultraviyole ışınlarına maruz kalmak da göz kuruluğunu artırdığı için güneş gözlükleri kullanmak etkili önlemdir. Çünkü kışın özellikle karlı havada ultraviyole ışınları göze yansıyarak kuruluğu artırabilir. Geniş çerçeveli gözlük-koruyucu siperlik kullanma göz kuruluğuna karşı fayda sağlar.

Kontakt lens kullanıyorsanız, dikkat! 

Göz kuruluğunun yaygın nedenleri arasında kontakt lensin doğru kullanılmaması da yer alır. Kontakt lens su içerir, kurumaması gerekir. Sürekli ıslak tutmak için kullanılmayan zamanda solüsyonda bekletilir, göze uygulandığında ise bu nemi gözyaşından alır. Gözyaşı film tabakasının incelmesi durumunda ise kontakt lensle göze temas ettiği kornea tabakası arasında sürtünme artar. Batma-yanma ile kızarıklık şikayetleri gelişir. Kontakt lens materyali, temel eğri ve çapı hastaya göre ayarlanmadığında, uzun süre gözde kalması, gece çıkarmadan uyumak gibi durumlarda bu şikayetler artar.

Göz kuruluğu tedavisi gecikmemeli!

Gözyaşı yetersiz kaldığında gözlerde kuruluk oluşur. Toplumda oldukça sık görülen hastalık; gözyaşının vücut tarafından yeterince salgılanmaması ya da çeşitli dış etkenlerle buharlaşması sonucu görülür. İlerleyen yaş, romatolojik, endokrinolojik hastalıklar, kullanılan bazı ilaçların yan etkileri gözyaşı üretimini olumsuz yönde etkileyebilir. Klima, soğuk hava, rüzgâr gibi çevresel etkenler de gözyaşının buharlaşmasını tetikler, gözlerde kuruluk oluşturur. Gözün net görebilmesi için sağlıklı gözyaşı film tabakası gerekir. Bu tabakanın bozulması görme kaybına yol açabilir. Bu nedenle göz kuruluğunun erken dönemde tedavi edilmesi çok önemli. Göz kuruluğu şikâyet boyutuna geldiğinde, doktor önerisiyle, gözleri nemlendirmek için suni gözyaşı damlaları kullanmak, şikayetleri azaltmada etkili olur.

Dr. Emre Sübay
Göz Hastalıkları Uzmanı

Die mobile Version verlassen