MakalePolitikTürkçe-1

Demokratik Ülkelerde Rektör Seçimi: Almanya Örneği

Almanya’da Rektörleri Üniversitenin „Akademik Kurulu (Senat)“ Seçer!

“Akademik Kurul (Senat=Senato)”,  Üniversitelerin en yüksek karar organıdır. Anayasa gereği, bu kurul, Üniversite Profesörleri, diğer Akademik elemanlar, Öğrenci temsilcileri, Üniversitenin Teknik ve İdare elemanları, Fakültelerin Dekanları ve Üniversite Yönetim kurulu üyeleri tarafından oluşur. Rektör Üniversiteyi içeriye ve dışarıya karşı temsil eder.

Rektör ve Rektör Yardımcısı salt çoğunlukla, Üniversitenin değişik kesimlerinin de katıldığı “Genişletilmiş Akademik Kurul” tarafından seçilirler. Seçim süreleri tüzükle belirlenir.

Üniversitelerin en yüksek karar organı olan Akademik Kurul, Üniversite Tüzüğünün kararlaştırılmaması veya değişmesi, yeni fakültelerin açılması ve alınan kararların denetlenmesi yetkisine sahiptir.”

Görüldüğü gibi Rektör ve Rektör Yardımcısı, Üniversitelerin Öğretim Üyeleri, Öğrenci Temsilcileri ve diğer çalışanları tarafından seçilir. Tüm Demokratik ülkelerde gördüğümüz bu uygulama, Türkiye’de neden olmasın?

Üniversiteler ülkelerin en yüksek bilim kurumlarıdır. Bilimsel düşüncenin vazgeçilmez gereği olarak, farklı görüş ve fikirleri içeren yayınların hiçbir engel olmaksızın özgürce araştırıldığı, incelendiği, tartışıldığı ve kamuoyuyla paylaşıldığı merkezlerdir. Bu nedenle Üniversiteler ülkelerin geleceklerine ışık tutan aynasıdırlar.  

Üniversiteleri yönetimdeki hükümetlerin, kendi siyasi görüşlerine göre dizayn etme çabaları, bu kurumlara ve ülkeye yapılacak en büyük kötülüktür. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 20 kadar üniversite rektörünü, AKP’de çeşitli görevlerde bulunmuş veya milletvekilliği yapmış kişilerden atamıştır. Üniversiteleri siyasi tercihlere göre yönlendirme nedeniyle, Türkiye Üniversiteleri son yıllarda Dünya karşılaştırmalarında bilimsel alanda bir hayli geriye düşmüşlerdir.

Üniversite Rektörlerinin Cumhurbaşkanı tarafından atanması, Rektörlerin de üniversitelere yeni öğretim üyelerinin seçiminde benzer kriterleri kullanmaları, çok yanlış ve bilimsel kurumlarla bağdaşmayan bir uygulamadır. Yanlışlığı kanıtlanmış bu politikadan ivedi olarak vazgeçilmelidir. En azından daha önceki uygulamaya dönülerek, Üniversite öğretim üyelerinin seçtiği üç adaydan birinin, öncelikle en yüksek oyu alan kişinin Rektör olarak atanması, bu sorunun çözümünü sağlayacaktır.

Boğaziçi Üniversitesine siyasi tercihle Rektör olarak atanan, bilimsel kriterlere uymayan, tüm öğretim üyeleri ve öğrenciler tarafından kabul edilmeyen ve bir aydır tamamen demokratik yollarla protesto edilen Melih Bulu’nun derhal istifa etmesi gerekmektedir.

Prof. Dr. Hakkı Keskin

Emekli Öğretim üyesi ve Almanya Parlamentosu eski Milletvekili
www.keskin.de

Ähnliche Artikel

Schreibe einen Kommentar

Deine E-Mail-Adresse wird nicht veröffentlicht. Erforderliche Felder sind mit * markiert

Schaltfläche "Zurück zum Anfang"