Başarmaktan Neden Korkarız?

Herkesin başarı tacını takıp, başarı tahtına oturmasıyla mutlu olacağını düşünürüz. Ancak çoğu insanın ulaşmak istediği nihai hedef olan başarı, bazı insanların korkusu olabiliyor. Kimsenin başarısız olmak isteyeceğini düşünmeyiz; ama peki ya başarılı olmaktan korkan insanların olduğunu söylersek…

Bilim insanı Edwin Land, “Yaratıcılığın önemli bir unsuru, başarısız olmaktan korkmamaktır.” der. Peki ya biz tam tersi başarılı olmaktan korkuyorsak? Bu duygu nasıl oluşur, hayatımızı nasıl etkiler? Öncelikle sormamız gereken soru belki de “Başarı nedir?” olmalı. Ancak bu soruya cevap verirken de cümleye şöyle başlamalıyız: “Bence başarı…”; çünkü bu sorunun cevabı herkese göre değişebilir. Başarı kimine göre sınavdan yüksek puan almak iken, kimileri için terfi almaktır. Kimileri ise ikili ilişkilerden veya sosyal hayatta edinilen başarılardan bahseder; örneğin geniş bir arkadaş çevresine sahip olmak gibi… Başarı kavramı bu kadar çeşitlenebilirken tabii ki ölçülebilir başarılar da mevcut. Başarı kıstası için, en azından bu yazıda, ölçülebilir başarılardan bahsedeceğiz… Örneğin iş yerinde alınan bir terfi büyük bir çoğunluk tarafından başarı olarak görülebilir. Yeni bir pozisyon, maaş artısı, yeni bir ekip ve başka birçok avantaj… Ancak bir yandan da bununla birlikte gelen tanımadığın bir ekiple çalışma, daha fazla sorumluluk, daha da başarılı olma baskısı, hata yapma kaygısı ve “güvenli alan”dan çıkma düşüncesi… İşte tam da bu noktada başarı korkusu hayatımızı ele geçirmeye başlıyor. Henüz elde etmediğimiz terfi başarısı için kendimizi çoğu zaman fark etmeden sabote etmeye başlıyoruz. İş erteliyoruz, motivasyonumuz düşüyor ve belki de tam başaracakken vazgeçiyoruz; çünkü zihnimize biz daha fark etmeden yerleşen inanış ve ön yargılar bizi iki yakamızdan çekiştirmeye başlıyor ve o kaygı bas gösteriyor: “Ya başarılı olursak?”

Henüz elde etmediğimiz bir başarı için kendimizi çoğu zaman fark etmeden sabote etmeye başlıyoruz. İş erteliyoruz, motivasyonumuz düşüyor ve belki de tam başaracakken vazgeçiyoruz.

Korkuya yol açan inanışlar

“Ya şöyle olursa?” soru öbeği kaygılarımızın mikrofonla zihnimize sorduğu bir soru çeşidi. Bizler de buna karşı bir cevap vermek için soruya uygun senaryo yazmaya başlıyoruz. Aynı soru başarı korkusunda da devreye giriyor. Sadece sorular değil bilinçaltımızda yer edinmiş kimi inanışlar da bu korkumuzu besliyor: “Ben başarılı biri olmayı hak etmiyorum.”, “Ben başarılı olmak için yeterli bir insan değilim.”, “Başarılı olduktan sonra ya başarısız olursam?” gibi kalıplar kaygılarımızı besliyor. Bazen başarıya kendimizi layık görmezken bazen de başarıyı elde ettikten sonra kaybetmekten korkuyoruz. Peki bu korkunun arkasında yatan nedenler neler?

Başarıyla birlikte artacak sorumluluklar

Başarı elde ettikten sonra onu devam ettirebilmek için daha fazla çalışmamız gerekebilir. Bu da daha fazla sorumluluğa sebep olabilir. Bu sorumluluktan korktuğumuz için de başarılı olmak korkutucu gelebilir.

Başarı elde ettikten sonra edindiğimiz yeni çevreye uyum sağlayamama korkusu

Başarı elde ettikten sonra çevremizin değişme olasılığı da korkulardan bir tanesi. Değişim her zaman tedirginlik ortaya çıkarabiliyor. İçine girdiğimiz çevreye uyum sağlayamama korkusu başarımız önünde bir engel oluşturabiliyor.

Rekabetten korkma 

Elde edilen başarıyla birlikte oluşabilecek rekabet ortamı da korkulara sebep olabiliyor. Sahip olduğumuz sosyal çevreden kopacağımız düşüncesi Sosyal çevremizin değişmesi gibi başarıyla birlikte hayatımızda meydana gelecek değişimlerin hâlihazırda içinde bulunduğumuz sosyal çevreyi etkileyeceği korkusu da başarıya ulaşmada motivasyonumuzu düşürebilen etkenlerden biri olabiliyor. 

Zamanımızı kendimize ayıramayacağımız korkusu 

Başarının getirdiği sorumlulukların hayatımızda daha fazla yer kaplaması olasılığı ile kendimize ayırdığımız vaktin azalacağı korkusu da başarı elde etme noktasında bir engel olarak karşımıza çıkabiliyor. 

Başarıda süreklilik sağlama zorunluluğu ve beklentileri karşılayamama korkusu 

Bir kere başarı elde ettikten sonra oluşan başarı beklentisini karşılayamama korkusu da başarıya ulaşmada bizi engelleyen bir diğer faktör. Sürekli başarılı olma baskısını hissettiğimiz zaman, daha ilk başta, başarılı olma ihtimalimizi kendimiz en aza indirebiliyoruz.

İmposter sendromu 

Bazen bireyler elde ettikleri başarıları içselleştiremezler ve kendilerinden, başarılarından şüphe duyarlar. Çevresindekiler ve mevcut kanıtlar aksini iddia etse bile kişiler başarılarını sahtekârlık olarak görürler ve bu başarıları hak etmediklerini düşünürler. Psikolojide bu duruma “İmposter sendromu” denir. Bazen başarılı olsak bile bu başarıyı hak etmediğimizi düşündüğümüz için içselleştiremeyiz ve “sahtekâr” olduğumuzu düşünebiliriz.

Başarı korkusunun belirtileri

•  Motivasyon eksikliği

• Başarı için isteksizlik

• Konsantrasyon güçlüğü

• Elde edilen başarıyı küçümseme

• Başarı elde edildikten sonra kaygı duyma ve mutsuz olma

• Görünürlük korkusu ve başarıyla birlikte özel hayatın ihlal edileceği kaygısı

Bazen başarıya kendimizi layık görmezken 
bazen de başarıyı elde ettikten sonra
 kaybetmekten korkuyoruz.

Korkuyu nasıl yenebiliriz?

Başarı korkusuyla mücadele etmede ilk adım duygularımız hakkında farkındalık geliştirmek. “Ne hissediyorum?” ve “Neden hissediyorum?” sorularına objektif olarak cevap vermeye çalışmalıyız. Bizi bu duygulara iten bilinçaltımıza yerleşmiş inançları keşfetmeli ve onların üzerine çalışmalar yapmalıyız. Başarı korkusu aslında pek çok insan için bir mücadele alanına dönüşebiliyor. Bu nedenle kendi kendimize bu korkumuzla mücadele edemediğimizi düşünüyorsak bu konuda uzman yardımına başvurabiliriz.

Die mobile Version verlassen